Bölgede siyaset ve olaylar, mevsimlerden daha hızlı değişiyor.
Hareketli bir hafta geçirdik. Türkiye, İran ve Rusya en üst seviyede, Rusya’nın ev sahipliğinde Soçi’de, Suriye için bir daha bir araya geldiler. Putin üçlü görüşmeden birgün evvel, Beşar Esad’ı ağırladı Soçi’de.
02 Aralık’ta Rusya’nın Soçi kenti, Suriyeli bütün gurupların bir araya geleceği bir toplantıya ev sahipliği yapacak. Toplantıda kimlerin bir araya geleceğini belirleyecek olan üç ülke birkaç kez bir araya geldi ve gelecekler.
Toplantı, Suriye’deki sorunun çözümü için ilk, demokratik çok katılımlı önemli bir sınav. Sivil anayasa, yeni seçim takvimi, mülteciler, terör ve bazı özel konular toplantı başlıkları. 2500 kişinin katılacağı toplantıya; Türkiye, İran ve Rusya da gözetmen veya denetmen sıfatı ile izleyici olarak katılacaklar.
Her konuda mutabık kalmadığımız, görüşmelerde ABD ve Rusya’nın daha önceden anlaştığını düşündüğüm, PYD ve İdlip benzeri güney Ürdün sınırında çatışmasız bir bölge oluşturulup DAİŞ militanlarının sevkiyat ve ikameti konuları masada beklerken, 02 Aralık Soçi toplantısına PYD ve diğer uzantıları daveti edildi.
PYD, elbette ki Suriye’nin bir gerçeği ve Suriye topraklarının 5’te 2’sini kontrol ediyor. Rusya bu konuda ABD ile aynı bakış açısında. Kremlin sarayı, PYD ile açıklamasında muallak bir ifade kullandı ve bu açıklamaya PYD Başkanı Şahoz Hasan, Soçi toplantısı için ellerine davetiye ulaştığını beyan eden bir açıklamayla karşılık verdi. Açıklamada, “toplantıya özerk bir devlet statüsünde katılacağız” diye de krizi tırmandırdı.
Bana göre bu açıklaması Rusya ve ABD’yi zora sokacak cinsten erken bir açıklama oldu ki; bunu Mesut Barzani de Kerkük üzerinden yaparak bölgede ciddi tepki alıp referandumun yasal olarak da iptaline sebep olmuştu. Irak, Türkiye ve İran’ı karşısına alarak hata yaptığını anladı. Aynı durum şimdi de Suriye’de söz konusu. Bu gelişmelerin bize gösterdiği yol; Suriye merkezi hükümeti ile yakınlaşma sürecimiz başlamış olabilir.
PYD ile masaya oturmayi fiili olarak kabul etmedigimiz bir teror orgutune koz vermek olarak goruyorum