Rocky, ABD emperyalizminin yarattığı önemli propaganda simalarından biridir. Bizim kuşaktan kaldırımı olmayan yol kenarlarında koşarken bir boksa hazırlanır gibi Rocky taklit etmeyen sayısı çok azdır.
Rocky IV’de kahramanımız, (Bizim kahramanımızdı, komşu Ruslar ise ucube) Kominist Rus boksör Ivan ile karşılacak idi. Bir nevi ABD/SSCB savaşı. Maçı Gorbaçov da izliyordu sanırım.
Çelik adam Ivan’ı madara eden Rocky kaçıncı raunttu bilemem ama Ivan’ın kaşını açıyor ve hocası Rocky’yi motive ediyordu! “Bak kaşı açıldı insan bu... falan filan”
Ayn El Esed askeri üssü Irak’ın batısında Suriye sınırına yakın kurulmuş El Ammar şehrine yakın bir üs. Aşırı modernize edilmiş, üst düzey bir yer. ABD’nin prestij üslerinden biri. 27 Aralık’ta Trump genç eşi ile ani ziyaret yapmış. Irak makamları önce huzursuz olmuş, sonra da; kamuoyuna “ziyaretin bilgisini almıştık, güvenlik amaçlı kimseye demedik” demişlerdi. Ya da demek zorunda bırakılmışlardı.
2011’de Irak ile anlaşmalarına rağmen, 2013’den sonra Suriye ve İŞID’ı bahane ederek ABD, bölgeye güçlendirilmiş mobilize ve hava üssü niteliğinde yeni üsler kurdu. Dünya genelinde 800 üssü bulunan ABD’nin en çok askeri, bölgemizde bulunmakta ve bu askeri maliyeti dün 11.01.2020’de konuşmasında beyan ettiği gibi, “Suriye’de petrolü alan sadece askerlerimiz var petrolü koruyoruz” diye itiraf ettiği gibi maliyet ekonomisini bölge insanına ödetmektedir.
İşte bu pencereden baktığımızda demir kubbe ve kalkan sistemi üst seviyede olan ABD savaş teknolojisi hiç denenmemiş, hiç bir standartı olmayan, tabir yerinde ise merdiven altı bir teknoloji ile tarumar edilmiştir.
Dünya için bir umuttur!
Ivan’ın kaşları açılmış ve kanamıştır. İnsan olduğu görüntülenmiştir. Bu karizma çizikliği hayli yeni olaylara gebedir.
Her ne kadar kriz yönetmekte zaafiyet içinde olsa da İran, (burada krız yönetme işine 170 yolcusu ile düşürülen Ukrayna uçağını da anmak lazım.) Can acısı ile attığı bu tokatın 800 fiili işgal konumunda olan bölge insanına umut verdiğini bilmelidir.
Trump; can kaybımız yok demekle mağlubiyeti hafifletme çabasına düşmüştür. Can kayıbı dediğin şey bir kasırgada bile misli ile olabiliyor. Buradaki maksat hasıl olmuştur. Bir ya da seksen kişi fark etmez. Sonra uçak krizi ile gündemi bu olayı kapatmakta kullanmaya çalışmışlardır.
Devlet Bahçeli beyin ifadesi ile “eşkiyalıktır, barbarlıktır” bu mafya vari sergilenen tavırlara bütün dünya ülkeleri karşı durmalıdır. Aksi halde herkesin, yine masallarda olduğu gibi Dev Tepe Göz’ün yemeği olmak için sırasını beklemesi lazımdır.
ABD’nin bu eşkiya tavrına bugün dur demezsek yarınımızı kestiremeyiz. Halk arasında “Sarı öküz” diye bilenen ama İnsan hakları çevrelerinde aşağıdaki gibi anlatılan hikaye ile sizleri muhasebeye çağırıyorum.
Yezidiyi dövdürmek!
Üç Kafadar bir yaz günü yaya olarak yolculuk yapmak zorunda kalıyorlar. Biri Müslüman, biri Ermeni diğeri de Yezidi. Hava sıcak ve bir süre sonra yolda susuyorlar. Bağların olgun zamanı. "İki salkım üzüm yiyelim de ağzımız ıslansın"diye bir bağa giriyorlar. Bağın sahibi bir Müslüman ve onu görememişler. Aşağıdan, yukarıdan üzüm yemeye başlamışlar ki, bağın sahibi gelmiş. Bağ sahibi bakmış, yabancı birileri üzümünü yiyor. Fena bozulmuş ama üç kişiyle de başa çıkamayacağını düşünmüş. Altan alıp konuşmaya başlayınca hallerini anlamış ve... Dönmüş Yezidiye, "bak, bu adam Müslüman, yesin malımı, benim kanımdandır, helali hoş olsun. Bu da Ermeni ama yine de ehli kitaptır, Allah bilir peygamber bilir. Ya sen bir de şeytana taparsın, Allah kitap bilmezsin peki sen ne demeye yiyorsun benim bağın üzümünü?” demiş. Bu laf, üzerlerine sorumluluk yüklenmeyen Müslüman ve Ermeninin hoşuna gitmiş. Adam, diğerleri seyrederken Yezidiyi bir güzel dövmüş, kıpırdayacak hal bırakmamış ve yere uzatmış.
Bağ sahibi, üç kişiden birini eksiltince Ermeniye dönmüş, "bu din gardaşım sen İsa’ya Allah’ın oğlu dersin, o bu... niye bağıma giriyorsun? Bu adam benim milletimden, kanımdan. Yediyse afiyet olsun, sana ne oluyor?" diyerek bir güzel onu da dövmüş ve yere uzatmış.
Bağın sahibi nihayetinde dönmüş Müslümana ve "ulan bir de müslümansın, sen bir de Allah korkusu bilirsin, haram helal bilirsin, bana yapılır mı bu?" diyerek Müslümana da vurmaya başlamış. Müslüman dayağı yerken bir ara Ermeni olanın yanına devrilmiş, iki yumruğun arasında kulağına, "Biz" demiş "Yezidiyi dövdürmeyecektik".
Bölgemiz böyle şeylere gebe, hukuksuz ve mesnetsiz ABD’nin bölgede hiçbir cinayetine razı olmayacağız.