Mehmet Ali ÖNER

Mehmet Ali ÖNER

Yazıyor
[email protected]

KAYIT DIŞI ÖZGÜRLÜK

17 Aralık 2019 - 13:21

                                                 Siyaset yazmak kolay(mı)dır.

21.yüzyıl ilk çeyreğindeyiz. 

Ama nelerle yatıp-kalkıyoruz.

Ekonomiyi, (mali açıdan), kayıt içine almak  ne kadar iyiyse, 

siyaseti (Özelde özgürlükleri) kayıt içine almak o kadar fenadır. 

Siyasetin kaydı, toplumun kültür kodları ve parametreleri ile sınırlı olmalı. 

‘Sınır’ dedikse, estetik formatta..

Özgürlüklerin kamuoyu yoklaması/çarpıtılması adıyla da olsa, sayısallaştırılması, 

kayda alınması en azından hafifliktir.

Aslolan özgürlüktür, gerisi teferruat!

Hani o meşhur söz ne diyordu; “Neye kulak kesilmişsen, ötekine sağırsındır..” halimiz şimdilik bu minvaldedir.

 

 

Değer üretemeyenler sorun üretiyor habire.. 

Oysa; De Gaulle  (hiç sevmediği)  Sartre için  “Sartre, Fransa’dır” demiş.

Neden? Çünkü Satre, De Gaulle’e rağmen Sartre’dır.

Bizde, De Gaulle  yetişmiyor ve dahi Satre’ların yetişmesi depek mümkün gözükmüyor!

 

“Tevehhüme itibar yoktur” yani, delile dayanmayan ihtimale, itibar edilmez, der mecelle.

Bu yüzden muterizlerin sesi  gürültüden ibaret. Mesnetsiz ve tutarsız.

Geçiniz..

Haaa,  siyaseti kendi iç ve dış dinamikleri üretmiyor, derseniz haklısınız.

Siyaseti kendi iç ve dış dinamikleri üretiyor olsa idi; 

Bugün başka şeyler konuşuyor olurduk. Yazılımdan, yerli tohumla dünyaya en iyi fiyatla kaliteli tarım ürünleri pazarlamaya kadar güzel şeyler konuşuyor olurduk.

 

 

İç dinamiklerimiz kavga üzerine değil anlama üzerine şekil alsaydı;

Rüzgar enerjisini, bilişimi, genç nüfusun sosyo-ekonomik ve emperyal etkilerini 

v.b konuları konuşuyor olurduk!

 

Hatemi Hoca çırpınıyor ”Evrensel Ahlâk ve Tabiî Hukuk” diye. 

Ben buna ekleme yapıyorum, /şiirsel adalet/ deyimi ile. 

Ne demek şiirsel adalet; 

‘insan demek, “ben/sen” demek, dayatma yerine anlatma,

öğretme demek.’ Kurgu yerine bulgu, bilgi üretmek..

Sorun değil, çözüm üretmek..

 

Siyasetin ana rahmi, ekonomidir.

Mustafa Özel;

-Hocam, ne yapalım? Dolar hızla yükselir mi? Borsa düşer mi? 

Euro toplayalım mı? , diyenlere:

-Adama sormazlar mı: Madem paran var, aklın niye yok?demişti.

Son yılların en güzel , en gerçekçi cevabını vermişti.

 

Şimdi de hayallerimize geçelim:

Ata binmek, kuşlarla konuşmak, toprakla uğraşmak, yardımlaşmak, 

günde en az yüz kere selam alıp-vermek..

Bu toprakların ürettiği derin ve serin türküleri birlikte, 

dağlarda avazımız çıktığı kadar söylemek..

Hayalse de, güzel bir hayal bence. 

Bakın o zaman ne bozlaklar çıkıyor, bozkırdan.

Nasıl olsa türkülere vergi salınmıyor şimdilik.

Ne diyem, “Bilgi geçmişi okur, bilgelik geleceği..  “

Kayıt dışı özgürlükler için, türküler söylemeye devam.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum