Büyük Birlik Partisi denizli İl Başkanı İlhami Çiçek, BBP
MKYK Üyeleri Mehmet Efe, Ahmet Tarık Sarı, Ali Apa, kurucular kurulu üyesi
Mustafa Semerci’nin yanısıra Pamukkale İlçe Başkanı Hasan Urcu’nun da bulunduğu
basın açıklamasını Vakıf Başkanı Yasin Yolcu okudu.
Yolcu basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı. “İşgalci
İsrail'in 15 Mayıs 1948 tarihinde Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan
etmesi ve Filistinli kardeşlerimize yaptığı zorunlu göç, yağma ve
katliamlarının simgesi olan Nekbe'nin (Büyük Felaket) 70. yılında hala müslüman
ülkelerin bu olaylara sessiz ve seyirci kalması, halihazırda masum, silahsız
Filistin halkının genç, çocuk, yaşlı, kadın demeden öldürülmeye devam etmesi
şüphesiz 21. yüzyılın en büyük barbarlıklarından ve trajedilerinden birisi
belki de en önemlisidir. Filistin davası; şuur, inanç ve tarihe sadakat ile
yazılacak Ümmed-i Muhammed'in Kıble davasıdır.
Filistinli kardeşlerimizin onlarca yıldan beri yapmış
oldukları hak mücadeleleri, sonuçsuz kalmış ve sonuç alamadıkları gibi aynı
zamanda toprakları ve canları her geçen gün artarak yanmaya devam etmektedir.
Şu unutulmalıdır ki Filistin İslam dünyasının gönül coğrafyalarından birisidir.Her fırsatta barış söylemlerini yenileyen Filistinli
kardeşlerimiz adeta cezalandırılmakta ve terör devleti olan İsrail ve
yandaşları barışa karşı durarak maalesef ki tüm dünya tarafından adeta
ödüllendirilmektedir. Filistinli kardeşlerimizin vermiş olduğu hak mücadelesin
de her zaman Alperenler olarak yanında olduğumuzu ve olmaya da devam edeceğimizi
herkesin bilmesini isteriz.Birleşmiş Milletlerin ''evlerine geri dönmeyi ve komşularıyla huzur içinde yaşamayı
arzulayan mültecilerin, mümkün olan en yakın zamanda bu arzularını
gerçekleştirmelerine izin verilmeli ve geri dönmemeye karar verenlerin arazileri
için tazminat ödenmeli'' şeklindeki 194 sayılı
kararını ise terör devleti İsrail reddediyor ve katil işbirlikçileri de
bu kararın hiçe sayılmasında destekçi rolünü her geçen gün daha büyük bir şekilde destekliyor.
Bu süreçte, İsrail ve yandaşları bu tavrından derhal
vazgeçerek, Doğu Kudüs'ü Filistin'in başkenti olarak tanımalıdır. Avrupa
ülkeleri ve Filistin'i devlet olarak tanımayan ülkelerin de biran önce
yaptıkları yanlıştan vazgeçerek, Filistin'i tanıma kararı almaları bu
toprakların gerçek sahibi olan Filistinli kardeşlerimiz için alınan en doğru ve
adaletli karar olacaktır. Büyük elçiliklerini Telaviv'den Kudüs'e taşıma kararı
alan terör yandaşçılarına, Alperenler
olarak bu kararlarını tanımadığımızın altını tekrar çiziyoruz. Sessizliğe bürünen
adeta zulümün karşısında lal olan Müslüman devletlere ise; Efendimiz Hz.
Muhammed Mustafa (Sav)'in "Haksızlık karşısında susan dilsiz
Şeytandır." Hadis-i Şerifiyle sesleniyoruz.Amaçları sadece topraklarını, namuslarını ve Ümmed-i
Muhammet'in Kıblesini savunmak olan Filistinli kardeşlerimizin, İsrail
sınırında "Milyonluk Yürüyüş" adı verdiği en doğal insani hakları
olan eylemlerine gerçek mermiler ile kardeşlerimizi katleden katil İsrail'i
kınıyor ve lanetliyoruz.
Alperenler olarak her zaman tüm mazlum coğrafyalarına uzanan
el olmaya devam edeceğimizi ve Filistinli kardeşlerimizin hak davalarında
yanında olduğumuzu bir kez daha dile getiriyor, Hak mücadeleleri uğruna şehit olan Kerküklü, Filistinli, Doğu
Gutalı, Türkistanlı kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılarına acil şifalar
diliyoruz” dedi.
MKYK Üyeleri Mehmet Efe, Ahmet Tarık Sarı, Ali Apa, kurucular kurulu üyesi
Mustafa Semerci’nin yanısıra Pamukkale İlçe Başkanı Hasan Urcu’nun da bulunduğu
basın açıklamasını Vakıf Başkanı Yasin Yolcu okudu.
Yolcu basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı. “İşgalci
İsrail'in 15 Mayıs 1948 tarihinde Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan
etmesi ve Filistinli kardeşlerimize yaptığı zorunlu göç, yağma ve
katliamlarının simgesi olan Nekbe'nin (Büyük Felaket) 70. yılında hala müslüman
ülkelerin bu olaylara sessiz ve seyirci kalması, halihazırda masum, silahsız
Filistin halkının genç, çocuk, yaşlı, kadın demeden öldürülmeye devam etmesi
şüphesiz 21. yüzyılın en büyük barbarlıklarından ve trajedilerinden birisi
belki de en önemlisidir. Filistin davası; şuur, inanç ve tarihe sadakat ile
yazılacak Ümmed-i Muhammed'in Kıble davasıdır.
Filistinli kardeşlerimizin onlarca yıldan beri yapmış
oldukları hak mücadeleleri, sonuçsuz kalmış ve sonuç alamadıkları gibi aynı
zamanda toprakları ve canları her geçen gün artarak yanmaya devam etmektedir.
Şu unutulmalıdır ki Filistin İslam dünyasının gönül coğrafyalarından birisidir.Her fırsatta barış söylemlerini yenileyen Filistinli
kardeşlerimiz adeta cezalandırılmakta ve terör devleti olan İsrail ve
yandaşları barışa karşı durarak maalesef ki tüm dünya tarafından adeta
ödüllendirilmektedir. Filistinli kardeşlerimizin vermiş olduğu hak mücadelesin
de her zaman Alperenler olarak yanında olduğumuzu ve olmaya da devam edeceğimizi
herkesin bilmesini isteriz.Birleşmiş Milletlerin ''evlerine geri dönmeyi ve komşularıyla huzur içinde yaşamayı
arzulayan mültecilerin, mümkün olan en yakın zamanda bu arzularını
gerçekleştirmelerine izin verilmeli ve geri dönmemeye karar verenlerin arazileri
için tazminat ödenmeli'' şeklindeki 194 sayılı
kararını ise terör devleti İsrail reddediyor ve katil işbirlikçileri de
bu kararın hiçe sayılmasında destekçi rolünü her geçen gün daha büyük bir şekilde destekliyor.
Bu süreçte, İsrail ve yandaşları bu tavrından derhal
vazgeçerek, Doğu Kudüs'ü Filistin'in başkenti olarak tanımalıdır. Avrupa
ülkeleri ve Filistin'i devlet olarak tanımayan ülkelerin de biran önce
yaptıkları yanlıştan vazgeçerek, Filistin'i tanıma kararı almaları bu
toprakların gerçek sahibi olan Filistinli kardeşlerimiz için alınan en doğru ve
adaletli karar olacaktır. Büyük elçiliklerini Telaviv'den Kudüs'e taşıma kararı
alan terör yandaşçılarına, Alperenler
olarak bu kararlarını tanımadığımızın altını tekrar çiziyoruz. Sessizliğe bürünen
adeta zulümün karşısında lal olan Müslüman devletlere ise; Efendimiz Hz.
Muhammed Mustafa (Sav)'in "Haksızlık karşısında susan dilsiz
Şeytandır." Hadis-i Şerifiyle sesleniyoruz.Amaçları sadece topraklarını, namuslarını ve Ümmed-i
Muhammet'in Kıblesini savunmak olan Filistinli kardeşlerimizin, İsrail
sınırında "Milyonluk Yürüyüş" adı verdiği en doğal insani hakları
olan eylemlerine gerçek mermiler ile kardeşlerimizi katleden katil İsrail'i
kınıyor ve lanetliyoruz.
Alperenler olarak her zaman tüm mazlum coğrafyalarına uzanan
el olmaya devam edeceğimizi ve Filistinli kardeşlerimizin hak davalarında
yanında olduğumuzu bir kez daha dile getiriyor, Hak mücadeleleri uğruna şehit olan Kerküklü, Filistinli, Doğu
Gutalı, Türkistanlı kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılarına acil şifalar
diliyoruz” dedi.