Semerci'den eleştirisel bir yaklaşım

İYİ Parti Merkezefendi İlçe Başkanı Süleyman Semerci, 2023-2024 eğitim ve öğretim yılı nedeniyle yayımladığı mesajında, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okullara gönderilen devlet desteğinin azaltıldığını öne sürerek, 'Sorunları çözmek okul idarecilerine bırakılmıştır' dedi.

İYİ Parti Merkezefendi İlçe Başkanı Süleyman Semerci, mesajında şu ifadelere yer verdi: “Bugün çalacak ilk ders ziliyle başlayacak olan 2023-2024 Eğitim ve Öğretim yılı öğretmenlerimize, öğrencilerimize ve velilerimize hayırlı uğurlu olsun. Eğitim sistemimizin tüm paydaşlarına sorunsuz bir eğitim ve öğretim yılı diliyorum. Gönül isterdi ki eğitim sistemimiz modern ve çağın gereklerini karşılayan, sadece aklı ve bilimi rehber alan eğitim sistemimiz olsaydı da eğitim sistemimizle gurur duysaydık.  Gönül isterdi ki, yeni eğitim ve öğretim yılı başlarken hiçbir sorunu olmayan, sadece eğitim ve öğretime odaklanmış öğretmen, öğrenci ve velilerimizden bahsedip onlara başarılar dileyebilseydik” dedi.

Semerci açıklamasının devamında, “Ancak maalesef yeni eğitim ve öğretim yılı; Milli Eğitim Bakanı’nın gereksiz ve anlamsız bir şekilde başlattığı karma eğitim karşıtı tartışmaları, Milli Eğitim kadrolarının bir sendikanın keyfiyetine bırakılması sonucu liyakatsiz kadroların oluşmasıyla popülist, çağ dışı eğitim aparatlarının tercih edilir hale gelmesi, atanamayan öğretmenlerimiz, hayat pahalılığı altında çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamayan velilerin çaresizliği ve devlet okulu ile özel okul farkının iyice artması sebebiyle öğrencilerin adil olmayan rekabet ortamında fırsat eşitsizliği ile başlıyor.  Bildiğiniz üzere karma eğitim sistemi 1973 yılında kabul edilen 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ile Türk Milli Eğitimi’nin temel ilkelerinden biri olarak benimsenmiştir. Bu kanunun 15.maddesine göre “Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır” denilmiştir. Yıllar önce kabul edilen bu kanunla oluşan ve kabul edilen karma eğitim sistemini tartışmaya açanların çocukları veya yakınları ya özel okullarda ya da yurt dışında karma eğitim sistemi altında öğrenim hayatlarına devam etmektedirler. Kendi evlatlarına çağdaş eğitim sistemini verdirip vatandaşın evlatlarına çağ dışı eğitim şartlarını sunan siyasi söylemi şiddetle kınıyor ve reddediyorum.  Milli eğitim hedefimiz; geleceğimizin teminatı evlatlarımızın milli kültür ve milli benlik duygusuyla birlikte modern ve bilimi esas alan eğitim programıyla aklı ve vicdanı hür bireyler olarak yetiştirilmesi olmalıdır. Bu hedefe ulaşmak için öncelikle eğitim müfradatımız gözden geçirilmeli; bilimden uzak, çağ dışı eğitim içeriklerinden vazgeçilmelidir. Milli Eğitim’de rehberimiz Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün şu sözleri olmalı ve bu yoldan ayrılmamalıdır;  “Dünyada her şey için; uygarlık için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir; fendir. İlim ve fennin dışında rehber aramak dikkatsizliktir, bilgisizliktir, yanlışlıktır” Geleceğimiz olan evlatlarımızın yetişmesinde fedakarca görev yapan eli öpülesi öğretmenlerimiz siyasilerin her türlü mobing uygulamalarından kurtarılmalı, ekonomik şartları iyileştirilmeli, atama ve nakillerde liyakata önem verilmelidir. Milli Eğitim Sistemi, iktidara yakın sendikaların keyfiyetine bırakılmamalıdır. Sınıflarından ve öğrencilerinden uzak binlerce atanamayan öğretmenlerimizin atamaları gerekli planlamalar yapılarak bir an önce yapılmalı, sınıflarda eğitim gören öğrenci sayısında Avrupa standartları yakalanmalıdır. Böylece devlet okullarıyla özel okullar arasındaki fark kapanarak öğrencilerimiz arasındaki fırsat eşitliği sağlanacaktır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK),  Eylül ayı aylık enflasyonunu %9,09, yıllık enflasyonunu ise %58,94 olarak açıklamıştır. Bu enflasyonist durum velilerimizin çocuklarının okul ihtiyaçlarını karşılamada zor durumda bırakmış, evlatlarının karşısında mahcup duruma düşürmüştür. Kırtasiye masraflarını, servis ücretlerini ve yemek paralarını karşılamada zorluk çeken velilerimiz yetkililerden yardım beklemekte, çözüm aramaktadırlar.  Tüm bunların üstüne Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okullara gönderilen devlet desteği azaltılmış, ihtiyaçları karşılamada yetersiz kalmıştır. Hal böyle iken sorunları çözmek okul idarecilerine bırakılmıştır. Okul idarecilerinin ihtiyaçları karşılaşmak için velilerden kaynak istemesi zaten enflasyonist ortamda geçinmekte zorlanan velilerle okul idarecilerini karşı karşıya getirmiştir. Tüm bu sorunların çözülmesi Aziz Türk Milleti’nin çağdaş uygarlık seviyesine çıkması için elzem ve ivedilik gerektirmektedir. İYİ Parti Merkezefendi Teşkilatı olarak milletimizin dertlerini dile getirmeye ve çözülmesi için uğraşmaya dün olduğu gibi bugün ve yarın da devam edeceğim” dedi.