DİZ AĞRISI ÇEKENLER BU HABERE DİKKAT!

Diz ağrıları, özellikle büyüklerimizden duyduğumuz ama her yaşta görülen bir rahatsızlık. Peki, diz ağrıları neden olur? Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Füsun Şahin, konu ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.


Diz ağrıları hemen her yaşta pek çok kişinin şikâyet ettiği bir konu. Diz ağrılarının birçok nedenden kaynaklandığını biliyoruz. Özellikle günlük hayattaki işlerimizi dahi yapmamızı kısıtlıyor ve yaşam kalitemizin düşmesine neden oluyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Füsun Şahin,  www.denizlidesiyaset.com’un muhabirlerinden Nurhayat Ertan Yetiş’e diz ağrılarının sebebplerini ve tedavi yöntemlerini anlattı.

İŞTE O RÖPORTAJ:

Nurhayat Ertan Yetiş: Diz ağrılarını hangi sıklıkta görüyorsunuz?

Füsun Şahin: Diz ağrıları her yaş grubunda görülebilen bir problemdir. Yaş ilerledikçe sıklık artıyor tabii ki. Gençlerde travmatik ve romatizmal durumlar ön planda iken yaş ilerledikçe kireçlenmeye bağlı diz ağrıları ortaya çıkmaya başlıyor. Gençlerde en fazla düşme ve spor yaralanmalarına bağlı bağ problemleri oluyor. Özellikle ısınmadan yapılan halı saha maçları ne yazık ki genç erkeklerde sorun oluyor.

Nurhayat Ertan Yetiş: Diz ağrılarında önemsenmesi gereken durumlar nelerdir?

Füsun Şahin: Bir travma olması durumunda zaten sebep belli olduğu için muayenede yaralanmaya ait bölgeleri dikkate alıp muayenemizi ona göre yapıyor ve grafi ve MR gibi daha ileri görüntüleme yöntemleri ile problemi saptamak gerekiyor. Bu durumları genellikle öncelikle ortopedist meslektaşlarımız tedaviyi yapıyor sonrasında bir rehabilitasyon programı ile yani egzersiz ile hastalara yardımcı oluyoruz. Eğer belli bir travma yoksa tüm yaş gruplarında en fazla dikkat edilmesi gereken konu hastanın gece ağrısının, istirahat ağrısının ve sabah tutukluğunun yani dizini açmakta zorluk çekmesi durumunun olup olmadığına dikkat ediyoruz. Bunlar varsa yangısal bir ağrı olabileceğini düşünüyoruz. Bu durumlar iltihaplı eklem romatizması ve enfeksiyon durumları oluyor. Yani hastalar gece ağrısı ve istirahat ağrısı varsa mutla doktora başvurmalı. Kan tahlilleri ve yine görüntüleme yöntemleri ile teşhisin konması gerekir.
Bir diğer önemli durum özellikle travma ile ortaya çıkan ve genellikle gençlerde görülen dizin içindeki bağların kopmasıdır. Bu bağlar hareket sırasında dizin sabit olması yani yaralanmaması için çok önemlidir. Bağlarda kopma varsa ameliyatla tamir edilmesi veya yeni bir bağ oluşturulması gerekir.

Nurhayat Ertan Yetiş: Diz ağrısı deyince aklımıza menisküs problemleri geliyor. Nedir bu menisküs denen durum?

Füsun Şahin: Menisküs dizde bir anatomik yapının adı aslında. Menisküsler dizlerimizde alt bacakta bulunan kaval kemiğinin üzerinde kıkırdağımsı iç ve dışta bulunan yapılardır. Diz hareketleri sırasında uyluk kemiği ve kaval kemiğinin ahenkle hareket etmesi, kemiklerin birbirine sürtmemesi görevini üstlenirler. İçteki menisküs daha hareketsizdir bu yüzden yaralanmaya daha açıktır ve genellikle de iç menisküs problemi görülür. Bu problem bazen ani bir travma, dizin dönmesi ile olur. Daha yaşlılarda ise zamanla bu yapıların bir anlamda eskimesi ile olur.

Nurhayat Ertan Yetiş: Diz ağrılarında teşhisi nasıl koyuyorsunuz?

Füsun Şahin: Öncelikle hastanın dikkatle hikayesinin alınması gerekir. Ağrı diz içi ve etrafındaki dokulardan mı kaynaklanıyor yoksa iltihaplı bir durum (enfeksiyon veya romatizma) mu var anlaşılması gerekir. Muayenede en önemli konulardan biri ağrının bel veya kalçadan yayılması olasılığıdır. Çünkü bu bölgelerdeki problemlerde hasta ağrıyı dizde hissedebilir. Dikkatle muayene yapılması gerekir. Daha sonra teşhisi desteklemek ve ayırıcı teşhis yapabilmek için kan tahlili, direkt grafi veya MR çekilebilir.

Nurhayat Ertan Yetiş: Diz ağrılarında tedaviyi nasıl planlıyorsunuz?

Füsun Şahin: Eğer hastanın romatizma, enfeksiyon gibi bir durumu yoksa veya ameliyat olmasını gerektiren travmatik bir durumu yoksa tedaviye başlayabiliyoruz. Ağrı kesiciler, romatizmal ilaçlar kullanılabilir. İlaç dışı olarak dize fizik tedavi yapılabilir. Diz içindeki reaksiyonu azaltmak için lokal ozon uygulamaları, nöralterapi, akupunktur, elektroakupunktur yapılabilir. Diz içindeki dokuları yenilemek amacıyla PRP, eklem sıvısına destek olması için eklem içi sıvısı tedavileri yapılabilir. Ama mutlaka hastanın diz etrafındaki kaslarını güçlendirici egzersizler yaptırılması, öğretilmesi gerekir. Tedavi sırasında dize binen yükü azaltmak için baston kullanımı, dizin daha sabit kalmasını sağlamak için dizlikler kullanılabilir.

Nurhayat Ertan Yetiş: PRP ismini tedavilerde çok duyuyoruz. PRP nasıl bir tedavidir?

Füsun Şahin: PRP yani Platelet Rich Plasma tedavisi son yıllarda sık kullandığımız onarıcı-yenileyici tedavi seçeneklerinden biridir. Vücudumuzda kanama olduğunda bunu durduran kan pulcukları aynı zamanda dokuların tamirini de gerçekleştirir. Hastadan kanı alıp bir işlemden geçirerek kan pulcuklarından yoğun bir sıvı elde ediyoruz ve bu sıvıyı direkt dizin içine veriyoruz. Dizin içine giren kan pulcukları patlıyor ve doku onarımı için maddeler salgılıyor ve vücuttaki onarıcı maddeleri bölgeye çağırıyor ve hasarlı dokularda bir tamir süreci başlıyor.

Nurhayat Ertan Yetiş: PRP ne sıklıkta yapılır?

Füsun Şahin: PRP 3 haftada bir yapılabilir. En fazla da 3 kez yapılabilir.

Nurhayat Ertan Yetiş: Bir de eklem sıvısı tedavisi dediniz. O nasıl bir tedavi ve PRP’den farkı nedir?

Füsun Şahin: Eklem sıvısı içinde eklemi kayganlaştıran, destek olan vasıfta bir sıvıdır. Özellikle yaşlanma ile bu sıvı hem miktar olarak azalır hem de içeriksel olarak doğal destekleyici özelliğini kaybeder. Bu durumda bu sıvı içeriğindeki ilaç dizin içine verilerek desteklenir.

PRP ve eklem sıvısı seçiminde hastanın yaşı, kullandığı ilaçlar ve dizdeki hasarlanmanın derecesi önemlidir. Yaşlı ve ileri kireçlenmesi olan, ameliyat ihtiyacı yani diz protezi ihtiyacı olup ameliyat olmak istemeyen ve kan sulandırıcı kullanan hastalarda PRP yerine eklem içi destek sıvısı tedavilerini tercih ediyoruz. Daha genç, daha erken evre hastalarda ise PRP’yi tercih ediyoruz. Erken evre hastalıkta eklem içi sıvısı ve PRP’yi kıyaslayan çalışmalarda PRP daha etkin bulunmuştur.

Nurhayat Ertan Yetiş: Diz ameliyatı ne zaman olunmalı sizce?

Füsun Şahin: Eğer travma sonucu ciddi menisküs, bağ hasarı varsa ve hasta genç ise hastanın dejenerasyon sürecini azaltmak için hasta ameliyat olmalıdır. Menisküs problemi olup diğer tedavilere cevap vermeyen hastalar da ameliyat olabilir. Kireçlenme hastaları ise ileri evre kireçlenmeleri varsa, ameliyat dışı tedavilere yanıt yoksa, gece ve istirahat ağrısı başlamışsa, yaşları da 65 yaş üzeri ise protez koydurabilir.

Nurhayat Ertan Yetiş: Diz ağrılarında ameliyat, ilaç veya söylediğiniz diğer tedaviler dışında hastanın yapması gereken önlemler var mıdır?

Füsun Şahin: Öncelikle hasta kilolu ise dize binen yükün azalması için kilo vermelidir. Sigara içme kan dolaşımını bozduğu için bırakılmalıdır. Yerde namaz kılma, alaturka tuvalet kullanma, çömelerek çalışma gibi dizin aşırı büküldüğü pozisyonlar diz içindeki basıncı arttırarak hasarlanmayı arttırır, yapılmamalıdır. Özellikle ağrılı dönemde engebeli alanlarda, yokuş aşağı, yokuş yukarı çıkma, merdiven inip çıkmaya sınırlama getirilmelidir. Yine ağrılı zamanlarda spor amaçlı yürüme yerine egzersiz bisikleti kullanılabilir. Yüzme de dize yük vermeden yapılan egzersiz olduğu için bu hastalar için uygundur.