Arslan: Darbeciler İçeride Akılları İktidarda

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Denizli Milletvekili Kazım Arslan yayınlanan KHK metni ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Ahmet Şık’ın mahkemesinin
yarıda kesilmesini Türkiye’nin susturulmak istenmesinin göstergesi olduğunu belirten
CHP Milletvekili Kazım Arslan,’’ Kararnameler ülkemizde demokratik hukuk
devletinin çöküşünü göstermektedir, örtülü af niteliğindedir. Parlamenter
sistemin bitişidir. Eğer bugün Ahmet ŞIK’ın mahkeme savunması yarıda
kesiliyorsa, duruşmadan çıkarılıyorsa, bu Türkiye’nin susturulmak istenmesinin
bir göstergesidir. Bugün darbe ve terörle mücadele bahane edilerek otoriter bir
rejim devreye sokuluyorsa, her şey tek adamın inisiyatifinde yürütülüyorsa,
bunun tüm kurum ve kuralları genişletilerek muhalifler üzerinde uygulanıyor. Yayınlanan
o metin aslında bir KHK değil, demokrasinin idam fermanıdır, parlamentonun
yetkilerinin budanmasıdır. Bu metinler, yargıyı tümüyle avcunun içine almak
isteyen bir padişah özentisinin açıkça kimi yargı üyelerinin özlük haklarına ve
kadrolarına kadar dağıtılan bir ulufedir. Bu metinler, Meclisi kapatmış Abdülhamid’e özenenlerin
2017 yılında Meclisi bir kez daha yok sayma belgesidir. Kendi besledikleri ve büyüttükleri
FETO terör örgütünün yol açtığı hain darbe girişimini bahane ederek hukukun
evrensel kurallarını, parlamenter sistemi, yargı bağımsızlığını, demokrasiyi
rafa kaldıranlar, toplumda artık bambaşka bir fitili ateşliyor, yeni bir
kargaşa ve kaos oluşturuyor’’dedi.



DARBECİLER
İÇERİDE, FİKİRLERİ İKTİDARDA




Arslan,’’CHP olarak bu tür hukuksuzluklara ,sokağın KHK
eliyle silaha ve şiddete teslim edilmesine, yeni bir derin devlet kabusuna,
yine bir kan gölüne asla izin vermeyeceğiz. Çok açık bir gerçek var:
Darbeciler içeride ama fikirleri hala iktidardadır. 15 Temmuz’da bütün millet
birleşmişti, şimdi bu milletin arasına nifak sokmaya, milleti birbirine
düşürmeye çalışanlara asla izin vermeyeceğiz. Toplumun büyük bir bölümü
bu KHK ile potansiyel şüpheli yerine konmuş, vatandaşa bu saatten sonra dayak
yememek, canını kurtarmak için terörist olmadığını ispatlama yükümlülüğü
verilmiştir’ ’ifadelerini kullandı.



15 TEMMUZ
GECESİNDEKİ SİLAHLAR NEREDE?




15 temmuzdaki silahlarıda soran Kazım Arslan,’’Meşru güç
kullanma otoritesi olan devletin elinde, hukukla ölçülü bir şekilde
kullanılması gereken güvenlik aygıtı artık başka alanlara ve yeraltına
yayılmaktadır. Silahlı grupların açıkça beslendiği, İçişleri Bakanının ağzından
mafya dilinin kullanıldığı konuşmaları hatırlatmak isterim: 15 Temmuz gecesi
kullanılan silahların akıbeti hala meçhuldür. O silahların hesabını
veremeyenler, bundan sonraki her karmaşa ve kutuplaşmanın baş sorumlusudur. Bireysel
silahlanmanın bu kadar yayıldığı, teröre yıllardan bu yana bu kadar ortam
yaratıldığı bir yerde o silahın namlusunun kime döneceği artık belirsizdir. Huzur
ve barış içinde yaşama özlemi duyan halkımızı kutuplaşmaya sürükleyen, tansiyonu
düşürmesi gereken bir Cumhurbaşkanı, bugün OHAL eliyle faşizmi, iç çatışmayı
resmen davet etmekte, Meclisi yok saymakta, yargının temel ilke ve kurallarını
Sarayın hizmetine bağlamaktadır. Dünyanın gözü üzerimizdeyken, adil yargılanma
hakkını, barınma hakkını, Meclis iradesini, yargı yetkisini, ekonomik ve sosyal
hakları kanuna bile gerek duymadan KHK eliyle sınırlayanlar, ülkeyi telafisi
imkansız bir uçuruma itiyor ve ülkemizi 3.Dünya ülkeleri konumuna düşürüyor. OHAlle
ilgisi olmayan bu KHK eliyle kardeş kavgasına sokulmak isteniyoruz, Bu KHK bizi
Orta Doğudaki karışık ülkeler konumuna düşürür. Cumhuriyet Halk Partililer
olarak bu kutuplaşmayı aşacak, ülkemizde barışı ve huzuru sağlayacak, kardeşçe
birlikte yaşanacak bir Türkiye için her türlü adımı atmaya kararlıyız’’şeklinde
konuştu.

chp kazım arslan khk metin