Albayrak: "Ayakları sağlam basan bir ülke noktasındayız"
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Denizli'de iş dünyası ile buluştu. Albayrak, 'Ayakları sağlam basan bir ülke noktasındayız' dedi.
için Denizli’ye geldi. İlk olarak ise Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur
Erdoğan’ın moderatörlüğünü üstlendiği kamu bankaları ve Bakanlık üst düzey
bürokratlarıyla “Türkiye İçin Değişim Başlıyor, Denizli İş Dünyası Buluşması”
istişare toplantısına katıldı.
Toplantıya; Denizli Valisi Hasan Karahan, Denizli Büyükşehir
Belediye Başkanı Osman Zolan, AK Parti Grup Başkanvekili ve Denizli Milletvekili
Cahit Özkan, AK Parti Denizli Milletvekilleri Şahin Tin, Nilgün Ök ile Ahmet
Yıldız, AK Parti İl Başkanı Necip Filiz, geçmiş dönem Ekonomi Bakanı Nihat
Zeybekçi, Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur Erdoğan ve çok sayıda iş insanı
katıldı.
tartışmalara yol açan ve sürekli ertelenen Denizli-Aydın otoyolu için imzayı
atarak bakanlığa gönderdiğini belirtti.Dünyada korku salan Koronovirüs için ise Bakan Albayrak, “PMI
rakamı son 2 yılın zirvesine çıktı. Dünya negatif ayrışırken biz pozitif
ayrışan ülke konumuna geldik. Koronavirüs ile ilgili tedbirlerimizi erkenden
aldık” dedi.Albayrak, açıklamalarına şu şekilde devam etti:“2019’U BÜYÜME İLE KAPATTIK”
“2019'u beklentinin üzerinde büyüme ile kapattık. Son çeyrekten daha iyi bir
ilk çeyrek büyümi göreceğiz. Türkiye küçülecek diyorlardı. Son 1 yılda
yaşanan tüm gelişmelere rağmen 2019 yılının son çeyreğini yüzde 6'lık büyüme
ile kapattık.
“TEKSTİL İÇİN FİNANSMAN PROGRAMI HAZIRLADIK”
Tekstil özelinde rekabet gücünü artırmak için yeni bir finansman programı
hazırladık. Uygun vadeli ve faiz oranlı kredi paketi açıklıyoruz.İmalatta 60 ay vadeli sabit yüzde 9 faizli kredi veriyoruz.
Ticaret tarafında ise 9 aya kadar ana para ödemesiz 36 ay sabit yüzde 10 ya da
TLREF yüzde 2'lik faiz seçenekli paketimizi devreye alacağız.“AYAKLARI SAĞLAM BASAN BİR ÜLKE NOKTASINDAYIZ”
Allah'ın izniyle çok rahat bir şekilde yakalayacağımızı ortaya koyuyor, bundan
kimsenin şüphesi olmasın.Güçlü şekilde ayakları yere sağlam basan bir ülke
noktasındayız. Bu daha başlangıç, daha da iyi olacak.
Ülkemiz ekonomisi için istihdam, katma değer ve ihracata bağlı olarak tekstil
ve hazır giyim sektörünün desteklenmesi amacıyla yeni bir finansman programı
hazırladık. Sektör değer zinciri içerisinde yer alan, ham madde üretiminden
perakende ticarete kadar tüm tekstil ve hazır giyim faaliyetlerini kapsayan
genel bir paket hazırladık. İşletme ve yatırım kredisi olarak ikiye ayırdık”.
“İDLİB’TE OLAS BİR İNSANLIK FELAKETİNİN ÖNÜNE GEÇTİ”
Türkiye Cumhuriyeti’nin kahraman ordusu tıpkı tarihinde
olduğu gibi bir kez daha bölgesinde huzur ve istikrar için tarihi bir
sorumluluk üstlendi. İdlib’te artan insanlık dramına karşı ortaya koyduğumuz
eşsiz mücadele çatışmasızlığı hamdolsun sağladı. İdlib’te olası bir insanlık
felaketinin önüne geçti. 8 yılı aşan ve tarihin gördüğü en büyük insanlık
felaketlerden birisine dönüşen mülteci konusu. Milyonlarca mülteci noktasında
baktığımızda tarihin en büyük insani felaketlerinden birine dönüştüren Suriye
meselesine bizim yaklaşımımız ilk günden beri hep aynı oldu. Her meseleye aynı
3 kaidenin hassasiyeti ile baktık.
Sınır dışı tüm operasyonlarımızda Afrin’de olsun Cerablus’ta
olsun Zeytin Dalı’nda olsun Fırat Kalkanı'nda olsun Barış Pınarı’nda olsun ve
son olarak Bahar Kalkanı Harekatı'nda olsun hep 3 hassasiyetle sürece
yaklaştık. Bir; zalim bir rejimin aralıksız sürdürdüğü insanlık dışı zulmün
sona ermesi için. İki; rejimin zulmünden, varil bombaları ve kimyasal
silahlardan kaçan kadın ve çocukların güvenliğini sağlayıp, katliamlarının
engellenmesi için. Üç; Türkiye’ye saldırmak isteyen, Türkiye’ye zarar vermek
isteyen ve Türkiye’yi bölmek isteyen tüm terör örgütlerinin ve tüm farklı
yapıların oyun sahasına dönmüş bataklığın sınırlarımızdan söküp atmak için. 3
kaide hep bu oldu. İşte bu noktada hep hakkın ve haklının yanında olduk.
“AŞAĞILIK BİR DURUMA DÜŞTÜLER”
Birilerinin akıldan ve mantıktan uzak açıklamaları oldu. Canlı yayınlanan
programında ‘İdlib’te ne işimiz var? Esed bizim askerlerimizi koruyor’ diyecek
kadar aşağılık bir duruma düştüler. Dünyaya bakıyoruz değil mi? Tüm bu süreçte
maalesef hakikat bu hep yalnız kaldık. Ama hiçbir dönem duruşumuzdan taviz
vermedik ve duruşumuzu bozmadık. Dışarıyı gezdiğimizde görüyoruz, dışarıyı bıraktık
içeriyi de görüyoruz, içeride sözde muhalefet adı altında akla mantığa sığmayan
yalanlara maruz kaldık. Öyle şirazeden çıktılar ki en sonunda belki tarihin en
kanlı diktatörlerinden birisini aklamaya dönüştü. DEAŞ ile mücadele ettik
sahada göğüs göğse savaşan tek ülke olduk. Askerimizin moralini bozmak için
mücadeleyi sekteye uğratmak için ‘IŞİD’i destekliyorlar’ yalanını atacak kadar
ihanet içine düştü o birileri. PKK-PYD’nin bir anda Suriye’nin kuzeyinde terör
devleti kurmasına engel olmak için bir süreç başlattık ne dedi o birileri? ‘PYD
terör örgütü değil ki, ülkesini koruyor’ diyecek kadar akıldan ve mantıktan
uzaklaştılar. 40 yıldır asker, polis ve vatandaşımızın kanını döken bu örgüte
karşı mücadelemizi zaafa uğratmak için her tülü yalana sarıldılar. Son olarak
Esad katiline sahada ‘dur’ demek için tüm bu süreçle ilgili 34 şehidimizin
olduğu gece TV canlı programında ne diyorlar ‘İdlib’te ne işimiz var? Esed
bizim askerlerimizi koruyor’ diyecek kadar maalesef aşağılık bir duruma
düştüler.
“BUNLARA PABUÇ BIRAKMAYACAĞIZ"
“Esed kimyasal silah kullanmadı ve katliam yapmadı diye söylemlere sarıldılar.
Suriye’de yaşanan katliam ve zulüm sizler için değersiz hadi bir kanara koyun
peki Reyhanlı’da katledilen bizim insanımız değil mi? Köyleri yakılan, yıkılan
ve erkekleri kurşuna dizilen Türkmenler bizim akrabalarımız değil mi? Maalesef
muhalefet milletin değerleri ile ters. Sadece ülkeyi zayıflatmak ve içerideki
beraberliği bozmak üzere bir siyasetin temsilcisi haline geldi. Allah’ın izni
ile bunlara pabuç bırakmayacağız. Türk milleti olarak yine insanlığın tarihte
onurunu tekrar kurtarırken, bütün dünyayı görüyoruz içeride bu yalan makineleri
ve fitne odaklarına Allah’ın izni ile müsaade etmeyeceğiz”.